10.05.2008

Fikirler ve Yorumlar

Aklımda çok net olarak yazacak bir şeyler yok aslında. Ama önümüzdeki bir kaç gün de METUCON'da olacağımdan yazı yazamayacak olma ihtimalimden dolayı en azından bir güncelleme yapayım dedim. Yazacak bir şeyim olmasa da, neticede aklımda bin tilki dönüyor ve herbirinin dokuz kuyruğu var.
Şu an tam olarak karar vermemiş olsam da ücretsiz wiki servislerinden birinde bir wiki açmayı düşünüyorum. Tam olarak ne yapacağıma, nasıl yapacağıma ve içeriğini nasıl oluşturacağıma pek karar verebilmiş değilim fakat oldukça iyi bir şey olabilir gibi geliyor bana. Hazır ordular, senaryolar, opsiyonel kurallar ve benzeri şeyleri paylaşmak için hoş bir yer olabilir. Göreceğiz bakalım. Tabii bir wiki'nin düzgün bir şey olabilmesi için başka insanların da bir şeyler yapması lazım. Bu konuyla alakalı olarak siz ne düşünüyorsunuz, bunu da merak ediyorum.
Ayrıca aklımdaki bir başka şey de organizasyonları kolaylaştıracak, SANCAK'la ilgilenenlerin bir arada olmasını sağlayacak tarzda bir şey. Ufak tefek bir planım var ama onun da ne olduğunu önümüzdeki günlerde sizinle paylaşacağım sanırım. Şimdilik sadece "böyle bir şeyler var aklımda" diye bilmeniz için söylüyorum. Ya da ortaya çıktığında "aa bu ne böyle" dememeniz için. Ya da sadece sizi heyecanlandırmak için. Ya da hepsi birden.
Aslında aklımda bir şey daha var fakat bunu hem yapmak, hem de bahsetmek için oldukça erken. Biraz daha yol kat edelim, o zaman bu konu hakkında tekrar bir şeyler yazarım.

Aşağıda da yorumlarla alakalı düşüncelerimi bulacaksınız. Bakınız, bu demek oluyor ki, sizin düşüncelerinize değer veriyor ve hatta bilhassa blog girdilerine taşıyorum. Yani burda bir yorum yazmayı özendirme durumu söz konusu. Bu mesajı almanız gerekiyor. Alın bakayım.

Melih dedi ki...
Bence gayet güzel bir ilerleme kaydediliyor. Ellerine sağlık biraderim adeta.
Fakat şimdi sen böyle yazınca da aklımda birim yaratma sürecinin epey uzayacağı gibi bir düşünce belirdi. Zira süvari birimleri şu ana kadar gördüğüm (yada hatırladığım kadarıyla) epey tercih ediliyor. Ayrı ayrı hem birimi hem de bineğini yaratmak işi biraz uzatabilir sanki. Bilemedim tabi.
Bir de senin de belirttiğin oklanma durumu var. Bunla ilgili nasıl bir sistem belirlemek lazım bilemedim. Yüzde elli ya da daha farklı değerlere bağlı rastgele (random) bi belirleme mi olacak acaba?
Sorularım bu kadar sayın okaltaraştırıcısı :D

Yaratma süresinin uzamasına ilişkin olarak:
Öyle olacağının kuvvetle farkındayım. Ama zaten bir savaş oyununun kutudan çıktığı gibi oynanma benzeri bir özelliği olması gerektiğinden emin değilim. Zira bilimum savaş oyunlarında, hazır senaryolar hariç, ordu yaratma oldukça uzun ve meşakkatli bir süreçtir. Hazır senaryolarda elbette kutudan çıktığı gibi oynanma özelliği olacak. Zaten hazır senaryoların olayı bu. Hazır harita, hazır ordular, hazır objektifler içerecek olmaları.
Oklanma durumuyla alakalı olarak:
Aklımda rastgele bir sistem yok. Hatta oklamada hem hayvanlara hem binicilere hasar verilmesi gibi bir hadise olabileceğini düşünüyorum. Zira ok yağmurundan ya o ya bu şeklinde yırtabilmek çok mümkün değil gibi geliyor bana.
Tabii okların bu tarz güzellikleri olacak da, yakın dövüş silahlarının olmayacak mı? Olacak elbet.

Ertuğrul dedi ki...
takip etmekte olup da bir türlü arkamda iz diye yorum yazmadığımdan topluca güzel fikirler olduğunu belirteyim istedim. bir deneme daha yapasım geliyor böyle böyle.

melih'in de yazdıklarına ek olarak, oklanma durumunda bir fil ile bir atın üstündeki süvariye rağman ok yeme şansları aynı değildir gibi bir fikir geldi aklıma. kuş bakışı düşünelim, yukardan oklar iniyor, bir atın sahibinin altından "gözüken alanı" ile bir filinki aynı değil. çok ve gereksiz gerçekçi bir ayrıntı da olabilir tabi bu. bilemedim.
bir de bir de, aynı bağlamda, bir kareye 5 atlı birim sığıyorsa, kaç filli birim sığar gibi de çeşitlendirebiliriz ki, şu anda farkettim, fazla detay bu sanki.

ellerine sağlık diyerek çekileyim en son :D.

Detaylarla alakalı olarak:
Zaten büyüklük küçüklük detayı biraz bozacak, aklı bulandıracak bir detay. Fazla gerçekçi olmasından ziyade sistemi yavaşlatabilir olması söz konusu. En son istediğim şey de, oturup kural kitabı kurcalanmasını gerektiren bir oyun. Oyun masasının üstü harita, birimler ve yiyecek-içecekten başka bir şeyle kaplı olmamalı bence.
Okların binici/hayvan vuruş oranlarıyla alakalı olarak:
Elbette fille atın vuruluş oranı aynı değil. Ama örneğin filin üzerinde tek bir binici olmasıyla, Kartaca fillerindeki gibi kabinler(aşağıda örnekleri mevcut) olması arasında fark var. Bu sebeple bunu bire bir uygulayabilmek de çok mümkün değil.
Yeni testlerle alakalı olarak:
Yeni yeni testler olacak. Hatta testlerin sadece Ankara'yla sınırlı kalmamasını umut ediyorum tabii ama duruma göre bakacağız.



Resimlere tıklamak marifetiyle büyük hallerini görebilirsiniz

1 yorum:

Jake Argent dedi ki...

Binek ve süvari'lerin ayrı olmaları ile ilgili olarak bir detay geldi aklıma(detaylardan kurtulmaya çalışıyorsun biliyorum ama geliyorlar işte).

Atlı Süvari Birliğimizi alalım. Karşısına elinde kılıç ve kalkan olan piyade birliği koyalım. Süvariler tarafından kolaylıkla yem olmaları *gerekir*. Ancak arada kayıp verebilme durumu olabilir süvariler için. Birlikler piyade olduğundan ve doğal olarak adamlardan çok atların boylarına yakın olduklarından... Eh sanırım buradaki sonucun nereye gittiğini görebiliyorsundur.

Bu Süvarilerin karşısına bir de "mızraklı" piyade birliği koyalım. Mızraklı piyade birliklerinin de atlı süvarileri yenebilmesi gerekir. Peki, benim çelişkide kaldığım şey şu; o mızraklar binekleri mi yoksa binicileri mi öldürür?

Filler söz konusu olduğunda ise, herhangi bir standart kılıç yada ok yarasının bir fili çok etkilemediğini göz önüne alırsak ve fil üzerindeki tente mantığının olup/olmadığını düşünürsek... Ama bu sanırım birimin zırh kapasitesi ile halledilebilir. Binek zırhı olarak şöyle güzel bir kolay delinmeyecek kalın deriden tente yapabiliriz heralde...

Öyle bir yazayım dedim, bilmem faydası dokunurmu ama...